26 Temmuz 2014 Cumartesi

Arı

Kiminle ne zaman evleneceğimi hiç bilmiyorum. 

Ama sizi temin ederim gezgin ruhu taşımayan biri olmayacak.
Şöyle sürekli o masada çalışan, sürekli televizyon izleyen, sürekli söylenen, çözüm üretemeyen beyaz yakalı. Evet sen olmayacaksın. 

Çocukluk hayalim bu. Adam gitmek isteyecek. Gitmek istemelerime bir anlam verecek. 

Bir arı gibi uçabilmek gerek kesinlikle oradan oraya özgürce. Bir arı gibi mutlulukla. Bunu istemek en azından yaa.. 

Minik kanatlarımı çırpmak, çırpmak. 

Liseden mezun olurken bile yazmışım yıllığa neredeyse aynı bu cümlelerle. Uçma fikrine takık mıyım nedir? Her sabah aynı saatte uyanıp aynı rutini uygulamaya dayanamadığım için, okulun bitişi özgürce bir şeydi benim için.

Yani o adam bana yarın şuraya mı gitsek diyor ve ben evet hadi hatta şimdi çıkalım diyorum.

Bu yüzden şu bankacı falan tipler olmuyor. Sana güven veriyor ama beni geriyor. 

Statükocu zihinler. İnsanlarla iyi geçinmek zorunda olduğu için iyi geçinen insanlar vs vs..

Hiç bir şeye 'zorunda değiliz'.

Böyle plana programa falan dalıp dağılmadan çekip gidebilme hissi.
 
Size hiç mi olmuyor?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder