30 Aralık 2013 Pazartesi

Bakalım

Bakalım geçtiğimiz yıllarda neler olmuş ve buraya yazılamamış:
Mesela 2011 biterken demişim ki:

2011'de en sık gittiğim yer her seneki gibi yine kafamın diki oldu. en çok direndiğim şeyse sabretmek. en mutlu olduğum anları özgürleştiğimde hissettim. ve bu yıl gerçekten önemli bir şey öğrendim. yüzümde bir tebessümle gökyüzüne bakarken leyleklere el salladım. telefon yine hiç elimden düşmedi. tüm yaz yine güneşten kaçtım ve o yine de beni yaktı. iyi dostlar biriktirdim.. ve gereksiz her şeyi yine çöpe attım. insanlara şans verdim. değiştim. kendimdeki değişimi izledim. cesaretimi ve karar verince yolumdan dönmediğimi gördüm. her şeyi iyi ki yapmışım dedim. keşkelerimi kocaman bir nefesle pembe bir balona üfleyip bulutlara bıraktım. kalem hep elimdeydi, yazılarım ve resimlerim için. ilk kez gördüğüm şehirlerden, her an görebildiğim insanlara hediyeler taşıdım. asla yapmam dediğim şeyleri yaptım ve asla olmaz dediklerim oldu. üşürken bir anda ısındım. doğum günümde, ne kadar çok sevildiğimi tekrar tekrar anladım. yılın 1 haftasını sesim tamamen kısık geçirdim. sessizlik benim gibi biri için kolay olmadı tabi. hayatıma minik bir bebek daha katıldı. köpeğimi gezdirmenin huzurunu çok şeyde bulamadım. ve en sonunda telefonumu kırmayı başardım. şaşırmayı hala seviyorum. hayatımı seviyorum. her şeyiyle, her kişisiyle. sabah 4'lerde telefonumun çalmasını, niş yollarında dedikodu yapmayı, tezi yazmadığım için hayıflanmayı, iyi niyeti, çözümler üretmeyi, konuşmaktan uyutmamayı, gülerken herkesin dönüp baktığı kahkahaları atmayı, sahilyolunda bitmek bilmeyen trafiği, kafam bozulunca çekip gitmeyi, sokak hayvanlarını, ağlayan bebekleri, tokuşan kadehlerin sesini, ponponlu çoraplarımı, samimi insanları, inatlaşmayı.. ve daha bir çok seyi çok seviyorum. biliyorum bütün bunlar gelecek sene de benimle. yeni eklenecek olanlarla birlikte 2012 bebek hoşgeldin!! :))

Ve sonra tabi peşinden 2012 de bitmiş. Durmamışım, yazmışım elbette:

Bu yil gercekten cok guldum, gozlerimden yas gelene kadar.. Yine son anda bi yerlere yetistim, tesaduflere inandim, dostlarimi cok sevdim, konserlerden hep yarisinda ciktim, kumsalda kumlara ufledim, pastalarimi en sevdiklerimle kestim, kusmeye dayanamadim bi sarki esliginde kosup sarilip optum, haziran aksamlarinda ihlamur kokularini icime cektim, ilk kar yagdiginda sevincten cocuklar gibi kahkaha attim, tarifi tutturana kadar ayni tatliyi 9 kere ustuste yaptim, mavi cerceveli bi gozlugun uguruna cok inandim, hic durmadan kahve ictim, saclarimi neredeyse hic toplamadim, tezim icin okumam gereken kitaplara soyle bi goz attim, bebeklerimin yanaklarini koparttim, tatlilarimi zorla tattirip gelecek cevaplari kocaman acilmis gozlerimle bekledim; sonra da zorla begendirdim onlari.. Sevilmek hep cok guzel, sevincten ziplamak daha da guzel. Bu yil ogrendigim en onemli sey: Hayatin hic ayni kalmadigi. Bugun boyleyse yarin cok baska olabilir-mis. Ve bu cogunlukla da cok mutlu edebilir-mis. Hepinizi cook seviyorum. Coook da mutlu yillar diliyorumm. Öp, öp, öpp:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder